Kıyas yasağı ilkesi nedir ?

Uyanis

New member
Kıyas Yasağı İlkesi: Dinî Hukukun "Dur, Bir Düşün!" Dediği An

Düşünsenize, bir gün biri size “Bak, şu konuda kıyas yapmanızı yasaklıyorum” dese, ne yaparsınız? Başta “Vay, ciddi misin?” dersiniz ama sonra biraz düşünürsünüz. Kıyas yapmak, hayatın her alanında sıkça başvurduğumuz bir yöntem. “Benimle onu kıyaslama, ben daha iyiyim!” diyerek kendimizi bazen daha üstün hissedebiliriz. Ancak dinî açıdan işler biraz farklı. Kıyas yasağı ilkesi, “Bunu başka bir şeyle karşılaştırma, çünkü burada başka bir dinî kural devreye giriyor!” diyen bir kural olarak karşımıza çıkıyor.

Ama şunu da belirteyim: Bu yazı bir hukuk dersi gibi olmayacak, çünkü kıyas yasağını anlamak bazen sıkıcı kurallara boğulabilir. Ama biz, biraz mizah ekleyerek, dinî bir kuralın neden kıyas yasağı gerektirdiğine dair samimi ve eğlenceli bir bakış açısı sunacağız. Hazır mısınız?

Kıyas Yasağı İlkesi Nedir? Temel Kavramlar ve Bir Geri Adım

Kıyas yasağı ilkesi, kelime anlamıyla, belirli dini meselelerde, mevcut bir hükmün başka bir şeyle kıyaslanarak yorumlanmasının yasaklanması anlamına gelir. Bu, genellikle İslam hukukunda önemli bir ilke olarak kabul edilir. Yani, bir mesele ile ilgili mevcut bir dini hüküm varken, bu hükmü başka bir şeyle kıyaslayıp onunla aynı kefeye koymak dinî olarak sakıncalıdır. Kıyas yasağı, Allah’ın belirlediği kesin hükümlerle insan aklının sınırlı değerlendirmelerinin birbirine karıştırılmaması gerektiğini vurgular.

Kıyas yasağını şöyle de açıklayabiliriz: Bir mesele hakkında dinî bir kural var ve o kural net bir şekilde belirlenmişse, başka bir konuda benzer bir durumla kıyas yaparak, o kuralı değiştirmeye kalkmak tehlikeli bir iş olabilir. “Ama ama… bu durumda daha iyi bir çözüm bulabiliriz” demek, dinî hükümlerin sınırlarını aşmak anlamına gelir.

Erkeklerin Kıyas Yasağına Stratejik Bakışı: Pratikte Ne Oluyor?

Bildiğiniz gibi, erkekler çoğunlukla çözüm odaklı düşünürler. Yani, bir kuralı ya da durumu çözmek için hemen bir strateji geliştirirler. Kıyas yasağı ilkesi söz konusu olduğunda da, erkeklerin yaklaşımı genellikle şu yöndedir: “Tamam, belli ki burada dinî bir hüküm var, ama belki başka bir durumla kıyaslama yaparak farklı bir çözüm bulabiliriz. Ne olacak ki?”

Dini meselelerde kıyas yapmayı yasaklayan ilke, erkeklerin zihninde bazen zor bir engel gibi görünür. Çünkü onlar genellikle bir durumu diğerine uygulayarak daha hızlı ve pratik çözümler bulmayı tercih ederler. Ancak kıyas yasağı, bu tür yaklaşımların ve basit çözüm önerilerinin, her zaman en doğru sonuçları doğurmadığını gösteriyor. Yani, bir durumun başka bir duruma benzerliğini kabul etmek, bazen dinî açıdan sorun yaratabilir.

Erkekler için kıyas yasağı, çözüm bulmak adına biraz daha sabırlı ve stratejik düşünmeyi gerektiriyor. Bu, bir tür dinî "check" olarak da düşünülebilir. Kural net bir şekilde belirlenmişse, bu kuralı değiştirmeye kalkmak, yalnızca işleri daha karmaşık hale getirebilir.

Kadınların Empatik Kıyas Yasağı Anlayışı: İnsanları Düşünmek ve Adalet Arayışı

Kadınlar, kıyas yasağı ilkesine empatik bir bakış açısıyla yaklaşabilirler. Dinî bir hükmü bir duruma uygulamadan önce, toplumsal bağlamı ve insanları nasıl etkileyebileceğini düşünürler. Onlar, dinî hükümlerin sadece teorik değil, pratikte de insanların yaşamlarına nasıl etki ettiğine odaklanırlar. Kadınlar, kıyas yasağını bazen şöyle görebilir: “Bu dinî hüküm, insanları adaletli bir şekilde yönlendirmek için var. O yüzden, bunu değiştirmeye çalışmak, toplumu daha karmaşık hale getirebilir ve kimseye fayda sağlamaz.”

Kadınların empatik bakış açısı, kıyas yasağı ilkesine dair çok önemli bir anlayış getiriyor: Kural, sadece bir dini uygulama değil, aynı zamanda toplumun genel düzenini sağlamak için bir denge unsuru olarak ortaya çıkıyor. Yani, kıyas yaparak farklı durumları dinî kuralda değiştirmeye çalışmak, toplumda karmaşaya yol açabilir. Bu, kadınların toplumun düzenini ve bireyler arasındaki dengeyi gözeterek yaklaşmalarını sağlayan bir unsur.

Örneğin, kadınlar kıyas yasağı ilkesine uygun bir şekilde, “Bir şeyin doğru ya da yanlış olup olmadığını sadece dinî hükme bakarak değerlendirmek gerek” diye düşünerek, insanların adaletli bir şekilde yönlendirilmesini önemseyebilirler. Bu anlayış, toplumun genel sağlığına da katkı sağlar.

Kıyas Yasağının Toplumsal Etkileri: Huzur ve Adaletin Temelleri

Kıyas yasağının bir başka önemli yönü de, toplumsal huzuru ve adaleti sağlamak adına dinî hükümlerin kesin bir biçimde belirlenmiş olmasıdır. Dinî kurallar ve ahlaki yasaklar, bazen çok net bir şekilde belirtilmiştir ve insanların bu kurallara bağlı kalmaları, toplumu daha düzenli ve adil hale getirebilir. Kıyas yasağı da, tam olarak bu yüzden var: İnsanların kendi akıl ve çıkarlarına göre dinî hükümlere müdahale etmelerini engellemek, toplumsal düzenin bozulmasını önlemektir.

Kıyas yasağını anlamak, aslında tüm toplum için bir denetim mekanizması kurmaktır. Yani, her yeni durumda mevcut kuralları değiştirmeye çalışmak, toplumsal yapıyı sarsabilir. Bu da kıyas yasağının toplumsal bir denetim işlevi görmesini sağlar. Herkesin aynı kurallar altında hareket etmesi, toplumu huzurlu ve dengeli tutar.

Sonuç: Kıyas Yasağı, Bir "Dur, Bir Düşün" Mesajıdır!

Sonuçta, kıyas yasağı ilkesinin temel mesajı basittir: Bir dinî hüküm verildiğinde, onu başka bir şeyle kıyaslayarak değiştirmeye çalışmak, aslında dinî düzeni bozmak anlamına gelir. Bu yasağın ardında, insanların kendi akıllarıyla dini kuralları şekillendirme çabalarını engelleme amacı vardır. Erkeklerin çözüm odaklı, kadınların ise empatik yaklaşımlarını dengeleyerek baktığımızda, kıyas yasağı toplumu düzenlemek için önemli bir ilkedir.

Eğer kıyas yasağını daha geniş bir perspektiften değerlendirirsek, bu ilke, bir bakıma “her şeyi yerli yerine koyma” çabasıdır. Ne diyelim? Kıyas yapmayı düşünüyorsanız, bir kez daha “Dur, bir düşün” diyebiliriz!